14'üncü yıl böyle kutlandı
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinin (KMÜ) 14'üncü kuruluş yıl dönümü kutlamaları başladı.
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Yunus Emre Yerleşkesinde Mehter yürüyüşüyle başlayan kutlamalara Vali Mehmet Alpaslan Işık, Belediye Başkanı Savaş Kalaycı, Rektör Prof. Dr. Namık Ak ve eşi Mürşide Ak, Vali Yardımcıları Oğuz Şenlik ve Mehmet Özmen, AK Parti İl Başkanı Av. Abidin Çağlayan, İl Emniyet Müdürü Ayhan Taş, il ve üniversite protokolü, akademik ve idari personel ile davetliler katıldı.
KMÜ Rektörlüğü himayelerinde kurulan Serdengeçti Mehter Takımının protokol üyeleri ve katımcılarla birlikte 15 Temmuz Konferans Salonuna kadar mehter marşları eşliğinde yürümesinin ardından Karamanoğlu Mehmet Bey'in Türkçe Dil Fermanı okundu; ardından Türkiyem, Tuna Nehri, Ey Şanlı Ordu, Ceddin Deden, Genç Osman, Yelkenler Biçilecek gibi marşlar çalındı.
Program, Mehter marşlarının ardından sergi açılışlarıyla devam etti. 14’üncü Yıla Özel KMÜ Sanatçılarının Resim Sergisi; Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi öğretim elemanları tarafından hazırlandı. Sergide plastik sanatlar, resim, grafik, seramik dallarında 20 eser beğeniye sunuldu. Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi ile Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu öğretim elemanları tarafından hazırlanan Geleneksel Türk Sanatları Sergisi'nde ise ebru, seramik, tezhip, keçe, kilim, katı ve kırkyama teknikleriyle oluşturulan 20 eser yer aldı.
Kutlamalar, 15 Temmuz Konferans Salonunda Akademik Atama ve Yükseltme Ödül Töreni ile devam etti. Rektör Namık Ak'ın 14'üncü yıla özel kutlama mesajıyla açılan törende, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından KMÜ Halk Oyunları Takımı sahneye çıktı. Geçtiğimiz yıl üniversiteler arası müsabakalarda kazandığı dört kupa ile Türkiye dördüncüsü olan ve Süper Lig’de oynamaya hak kazanan Halk Oyunları ekibinin sahnelediği Karaman, Silifke ve Zeybek oyunları büyük beğeni topladı.
"Üniversitemiz, aradan geçen 14 yılda ciddi mesafeler kat etmiştir"
Törenin açılış konuşması yapan Rektör Prof. Dr. Namık Ak, KMÜ’nün geçmişten bugüne dek yaşadığı gelişim ve değişimden söz ederek şunları söyledi: “29 Mayıs 2007 tarihinde resmen kurulan, ancak temelleri 1987 yılında Karaman Meslek Yüksekokulu ile atılan üniversitemiz; devletimizin desteği, milletimizin sevgisi, hemşerilerimizin heyecanı ve mensuplarımızın gayretiyle bugün gelinen noktaya ulaşmıştır. 2007 yılında kurulduğunda 85 akademik ve 16 idari olmak üzere 101 personeli, 5.105 öğrencisi, 8 lisans ve 21 önlisans programı olan üniversitemiz, aradan geçen 14 yılda ciddi mesafeler kat ederek bugün 767 akademik ve 417 idari olmak üzere 1.184 personeli, 18 bin civarında öğrencisi ve 30 bin civarında mezunuyla ülkemizin önemli yükseköğretim kurumları arasında yerini almıştır. Üniversitemizde eğitim-öğretim verilen program sayısı 14 yılın ardından 58 lisans, 80 önlisans ve 75 lisansüstü olmak üzere 213’e ulaşmıştır.”
Prof. Dr. Namık Ak, 09 Şubat’ta Rektörlük görevini devraldığı günden itibaren canla başla çalışmaya gayret gösterdiklerini ve devraldıkları bayrağı daha yükseğe taşımak için gece gündüz çalıştıklarını ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Başta selefim olan kıymetli rektörlerimiz ve onların çok değerli ekip arkadaşları olmak üzere yüzlerce kişinin alın teri ve yoğun çalışmalarıyla bugünlere gelen üniversitemiz, inanıyorum ki bundan sonra da ivmesini daha da artırarak yükselişini sürdürecektir. Sağlıktan mühendisliğe, eğitimden edebiyata, yabancı dillerden spor bilimlerine, uygulamalı bilimlerden sanat ve tasarıma, teknik bilimlerden sosyal bilimlere, iktisadi ve idari bilimlerden fen bilimlerine kadar yüzlerce farklı anabilim dalında gelişimini sürdüren üniversitemiz, sizlerin katkılarıyla yoluna hız kesmeksizin devam edecektir.”
Sağlık Alanında Önemli Adımlar
KMÜ’nün sağlık yatırımlarının 1992 yılında açılan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu ve 1996 yılında açılan Sağlık Yüksekokulu ile başladığını hatırlatan Rektör Namık Ak, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Tıp Fakültesi ve Ahmet Keleşoğlu Diş Hekimliği Fakültesi ile ciddi bir sağlık yatırımına sahne olan üniversitenin, bu alandaki tüm akademik ve fiziki ihtiyaçlarını tamamlayıp hem sağlık eğitimi hem de tedavi hizmeti veren bir kurum olmayı amaçladığını kaydetti.
Rektör Namık Ak, sağlık alanındaki gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Bu bağlamda öncelikle Ahmet Keleşoğlu Diş Hekimliği Fakültemizin bir ay içerisinde hasta kabulüne başlaması, sonrasında Tıp Fakültesi öğrencilerimizin üniversitemiz yerleşkesinde eğitim-öğretimlerine devam etmesi temel hedeflerimizdendir. Yine Karaman başta olmak üzere Mut, Ereğli, Karapınar gibi civar ilçelerin gerek diş ve ağız sağlığı ile ilgili gerekse Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki diğer sağlık konularıyla ilgili her türlü ihtiyacının yerinde karşılanması en büyük arzumuzdur. Bu bağlamda öncelikli olarak Tıp Fakültesi binamızın tefrişatının gerçekleştirilerek öğrenci ve öğretim elemanlarımızın hizmetine sunulması, Morfoloji binamızın inşaatının yapılarak Tıp Fakültemiz ile Karaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi arasındaki bütünleşmenin sağlanması, Tıp ve Diş Hekimliği Fakültelerimizin akademik kadrosunun ve fiziksel altyapısının güçlendirilmesi, üzerinde ehemmiyetle durduğumuz konulardır. Bunun için gerekli adımları attık ve atıyoruz. Üniversitemize tahsis edilen 35 kişilik akademik kadronun büyük çoğunluğunu bu iki fakültemize ayırmış bulunmaktayız. Halkımızın sağlık ihtiyaçlarının büyük oranda karşılanması, öğrencilerimizin en iyi şekilde yetişmesi ve üniversitemizin yetkinlik alanlarının geliştirilmesi temel önceliklerimizden olacaktır.”
Kadrolaşmada Vazgeçilmez İlke: Liyakat ve Ehliyet
Rektör Namık Ak, üniversitenin personel ihtiyacının karşılanmasına yönelik çalışmaları hakkında da bilgiler paylaşarak "Akademik yükselmeleri çok önemsiyor, yeterli koşulları ve gereklilikleri karşılayan tüm öğretim elemanlarımızı imkânlarımız ve bize tahsis edilen kadrolar ölçüsünde sonuna kadar destekleyeceğimizi bilmenizi istiyoruz. Nitekim bu ayın başında yayımladığımız son ilanımızla 21 doçent, 9 profesör ve 2 doktor öğretim üyesi olmak üzere 32 kişilik öğretim üyesi kadrosu açtık. Aynı şey kuşkusuz idari personelimiz için de geçerli. Bir memurumuz belli bir alanda yetkinlik kazanmışsa onun tecrübelerinden istifade etmek, özlük haklarını iyileştirmek, görevde yükselme ve unvan değişikliklerine destek vermek öncelediğimiz diğer bir konudur. Buradaki temel yaklaşımımız; liyakat, ehliyet, keyfiyet yani kalite, emniyet yani güvenirlik ve uygunluk şartıdır. Bunlar kamusal düzenimizin ve teşkilat yapımızın da vazgeçilmez ilkeleridir." dedi.
“İnsanların gönüllerine ve zihinlerine girmeyen hiçbir bilginin kıymeti yoktur”
Bir yükseköğretim kurumunun en değerli varlığının öğrenciler olduğuna dikkat çeken Rektör Namık Ak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Onlar hem milletimizin ümmid-i bülendi yani yüksek ümitler bağladığı gençliktir hem de eğitim-öğretim kurumlarının var olma sebebidir. Nitekim taliplisi olmadan ilim hiçbir işe yaramaz. İnsanların gönüllerine ve zihinlerine girmeyen hiçbir bilginin kıymeti yoktur. Bilginin can bulması ancak insanın bünyesinde kök salmasıyla ve neşvünema bulmasıyla mümkündür. İnsana kıymet vermeyen, insanı öncelemeyen hiçbir bilimsel bilginin de dünyamıza ve insanlığa faydası yoktur. Hayattaki her şey gibi bilim de ilhamını insandan almaktadır. O yüzden insanın en verimli, en coşkun, en temiz, en dinamik hali olan gençlerimiz bizim neşe ve hayat kaynağımızdır. Bir yılı aşkın zamandır, küresel salgın nedeniyle öğrencilerimizden ayrı bir üniversite ortamı yaşıyoruz. Bu durum onlar kadar bizi de üzmekte ve her geçen gün kendilerine olan özlemimizi artırmaktadır. Dileğimiz en kısa sürede, hatta mümkün olursa önümüzdeki eğitim-öğretim döneminin başında, öğrencilerimize kavuşmak, onlarla hasbihal edip kucaklaşmak, üniversitemizi yeniden onların ışıl ışıl yüzleri, neşe dolu sesleriyle buluşturmaktır.”
“Yunus Emre’yi anmak, onun anlayışını yaymak hepimizin boynunun borcudur”
Rektör Namık Ak, bu yılın UNESCO tarafından, vefatının 700’üncü yılı nedeniyle ‘Yunus Emre Yılı’ olarak ilan edilmesi ve Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile de ‘Yunus Emre ve Türkçe Yılı’ olarak belirlenmesinin ardından Yunus’un doğduğu topraklar olan Karaman’da Yunus Emre’yi en iyi şekilde anmak ve anlamak için başta Karaman Valiliği, Karaman Belediyesi ve diğer kurumlarla ortak çalışmalar yaptıklarını ifade ederek, “KMÜ olarak Türkçe hassasiyetimizden de ötürü bu yıl için pek çok faaliyet planladık. 07-09 Ekim tarihlerinde yapacağımız Uluslararası Karaman Yunus Emre ve Türkçe Bilgi Şöleni’nin yanı sıra Yunus Emre Okumaları, Yunus Emre ve Türkçe Sohbetleri, Yunus’a Mektup Yarışması, Yunus Emre Musikileri, Yunus'un Gönlü Çalab'ın Tahtı adlı haftalık canlı YouTube yayınları, bilimsel dergilerimizin Yunus Emre ve Türkçe özel sayılarıyla hazırlanması faaliyetlerimizden sadece birkaçı. Bu yıl ayrıca her vesileyle Yunus Emre’yi anmak, onun şiirlerini her fırsatta okumak, onun sevgi ve hoşgörü anlayışını yaymak hepimizin boynunun borcudur.” dedi.
“Yunus Emre yüksek İslam medeniyetinin yetiştirdiği örnek şahsiyetlerdendir”
Rektör Namık Ak konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yunus Emre demişken onu bağlı olduğu inanç sisteminden, dünya görüşünden, değerlerinden ve yetiştiği toplumdan ayrı düşünemeyiz. Nitekim Yunus Emre yüksek İslam medeniyetinin yetiştirdiği örnek şahsiyetlerdendir. İnsanı, kul hakkını, yaşam hakkını, can, mal ve ırz güvenliğini her şeyin üstünde tutan inanç sistemimiz yüzyıllardır dünyada huzur ve güvenin adresi olmuştur. Günümüzde maalesef Müslümanlara karşı ciddi bir ayrımcılık göze çarpmaktadır ki bunun mantıklı hiçbir açıklaması yoktur. En son İsrail’in Ramazan ayında Gazze’deki Müslümanlara yönelik başlattığı sistematik saldırıları ve insanlık dışı tutumları bir kez daha kınıyor; İslam alemini bu tür haksızlık ve tecavüzlere karşı bir olmaya davet ediyorum. 21’inci yüzyılda dünyanın gözü önünde İsrail’in sergilediği bu vahşete sessiz kalmayı tercih edenler ne hikmetse Osmanlı Devleti’nin Ermenilere haklı gerekçelerle uyguladığı zorunlu tehciri, tüm tarihsel gerçeklere ve belgelere rağmen soykırım olarak nitelendirmektedir. Bu arif, asil, aziz, necip ve kahraman millet, tarihinin hiçbir döneminde hiçbir millete karşı soykırım uygulamamış, tam tersine herkesin dinine, inancına, nesebine ve dünya görüşüne yüksek bir saygı göstermiştir. Şanlı tarihimiz bunun örnekleriyle doludur. Hatta tarihe bakmaya gerek yok, milletimizin hükümranlığındaki toprakların bugünkü haline bakmak bile konuyu anlamak için yeterlidir. Son olarak şunu da ifade etmek isterim ki malum geçtiğimiz ay bir kısım emekli ordu mensuplarınca yayımlanan ve millet iradesine kast eden bildiriyi tüm kurumlarımız ve duyarlı herkes gibi biz de kınadık; Devlet Başkanımızın ve millet iradesinin yanında olduğumuzu beyan ettik. Akademik camia olarak bundan sonra da her daim milletimizin ve devletimizin yanında yer almaya, sorumluluklarımızın gereğini layıkıyla yapmak için çabalamaya, ilmen fikren madden ve manen doğrunun, haklının, iyinin ve güzelin tarafında yer almaya devam edeceğiz.”
“15. yılda daha müreffeh ve daha sağlıklı bir ortamda buluşmak ümidiyle”
Rektör Namık Ak, konuşmasının son bölümünde ise KMÜ’nün bugünlere gelmesinde emeği geçen isimlere teşekkür ederek şunları söyledi: “Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Yekta Saraç'a, Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Lütfi Elvan’a, tüm devlet büyüklerimize, YÖK Başkanlarımıza, bakan ve milletvekillerimize, yerel yöneticilerimize, sivil toplum kuruluşlarımıza, sanayici ve iş insanlarımıza, maddi ve manevi destekleriyle her daim yanımızda olan Karamanlı hemşerilerimize, basın mensuplarımıza, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinin güzide mensuplarına, önceki rektörlerimize, yöneticilerimize ve personelimize, üniversitemizin gelişmesine canı gönülden destek veren herkese şahsım ve üniversitem adına şükranlarımı sunuyor; hayatta olmayan başta Kamil Özdağ ve Ahmet Keleşoğlu Beyefendiler olmak üzere tüm hayırseverlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum. Ayrıca hayatta olan Uysal ve Hasan Kalan ailesine de uzun, salih ömürler diliyorum. Dilerim üniversitemizin 15. kuruluş yıl dönümünü çok daha müreffeh ve çok daha sağlıklı ortamlarda gerçekleştirir; öğrencilerimizin de olduğu daha geniş katılımlı ve 15. yıla özel bir kutlama programı icra ederiz. Son olarak, üniversitemizin 14. kuruluş yılı münasebetiyle yüz yüze ve çevrim içi ortamlarda yapacağımız etkinliklerin katılımcılarımız için azami düzeyde fayda sağlamasını diliyorum. Bir hafta boyunca üniversitemizde konferans ve söyleşilerden sergilere, musiki ve şiir dinletilerine kadar çok sayıda faaliyet gerçekleştirilecek olup kutlama programımıza destek veren herkese teşekkür ediyorum. Üniversitemizin 14. kuruluş yılının şimdiden hayırlara vesile olmasını diliyor ve her birinizi hürmet ve muhabbetle selamlıyorum. Allah’a emanet olunuz.”
Program, üniversitede son iki yılda profesör ve doçent olan akademik personele belgelerinin verilmesiyle devam etti. Öğretim üyelerine belgeleri, Vali Mehmet Alpaslan Işık, Belediye Başkanı Savaş Kalaycı ve Rektör Prof. Dr. Namık Ak tarafından verildi. Törende ayrıca Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi tarafından 14. Yıl Anısına Rektör Namık Ak'a yağlı boya portresi hediye edildi. Tören toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
KMÜ'nün 14’üncü kuruluş yıl dönümü kutlamaları, 25 Mayıs Salı günü saat 10.30'da çevrim içi Bir Türkü Bir Hikaye programının ardından saat 13.00'te Yunus Emre Şiirleri Sergisi, saat 13.30'da Türk Dünyası Halk Ezgileri Konseri ile devam edecek. Aynı gün saat 14.30'da ise Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin, KMÜ 15 Temmuz Konferans Salonunda ‘Dünya Dili Türkçe’ konulu bir konferans verecek. Günün son etkinliği ise ‘Yunus Emre ve Vatikan Nüshası' adlı çevrim içi konferans olacak. Saat 21'de Google Meet platformu üzerinden canlı olarak yayınlanacak programda, geçtiğimiz günlerde Yunus Emre Divanı’nın Vatikan nüshasıyla önemli bir bilimsel keşfe imza atan Doç. Dr. Himmet Büke, dinleyenlerle buluşacak.