CHP'den 29'uncu madde tepkisi
Karaman'da Cumhuriyet Halk Partisi İl Teşkilatında yapılan basın açıklamasında 29'uncu maddeye tepki gösterildi.
Editör: Karaman Ajans
14 Ekim 2022 - 13:07
Karaman'da Cumhuriyet Halk Partisi Karaman İl Başkanı Mustafa Cem Kağnıcı ve CHP Karaman Milletvekili İsmail Atakan Ünver dün gece meclisten geçen 29'uncu madde hakkında basın mensupları ile bir araya gelerek değerlendirmede bulundu. CHP'li Ünver ve Kağnıcı farklı kelimelerle bu yasanın bir sansür olduğunu sadece gazetecileri değil vatandaşlarıda etkileyeceğini anlattı.
Bugün 11.00'da Parti binasında gazetecilerin karşısına geçen CHP heyeti ilgili torba yasanın seçimlerden 8 ay önce yürürlüğe girecek olmasının madidar olduğunu belirtti. Basın toplantısında konuşan CHP Karaman İl Başkanı Mustafa Cem Kağnıcı iktidarın korku çekiciliğiyle vatandaşı yıldırmak istediğini ifade ederek:" Saray iktidarı, Cumhuriyetimizin ilk yüzyılının son yasama yılını bir sansür ve otosansür yasası ile açtı. Ülkemizde demokrasinin, hukukun, eşitliğin ve özgürlüğün yeniden tesis edileceği 2023 seçimleri yaklaşırken; demokratik muhalefeti, basını, sivil toplumu ve halkı susturmaya yönelik yeni bir girişimle daha karşı karşıyayız.
Bu sansür yasasının, seçimlere en fazla 8 ay kaldığı bir dönemde Meclis’te kabul edilmesi, seçimler yaklaştıkça iktidarını kaybedeceğini anlayan Saray’ın içinde bulunduğu korku ve acizliğin boyutunu göstermektedir. İktidarın, 40 maddelik bu yasayla, başta düşünce ve ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin, gazeteciliğin ve basın özgürlüğünün altına son bir dinamit daha koymak istediği açıktır. Öyle ki, yasanın 29. maddesiyle, “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma Suçu” diyerek sınırlarının ve içeriğinin ne olduğu belirsiz yeni bir suç tanımı yapılmaktadır. Muğlak ve ucu açık ifadelerle, Saray yargısına ve iktidar partisinin bürokratlarına hangi bilginin halkı aldatmaya, korku ve endişe yaymaya yönelik olduğunu belirleme yetkisi verilmiştir.
Aynı zamanda sosyal medyada yapılan eleştiriler, “dezenformasyon” olarak yaftalanabilecektir. “Hangi haber halkta korku ve endişe yaratır, hangi paylaşım kamu düzenini tehdit eder” sorusunun yanıtı ise yasa metninde yoktur. 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası getirilen bu muğlak suç tanımının kapsamı, Saray talimatıyla hareket eden yargı mensuplarının ve iktidar partisi bürokratlarının inisiyatifine bırakılmıştır.
Buradan soruyoruz:-TÜİK’in açıkladığı enflasyonun gerçeği yansıtmadığını, Türkiye’de gerçek enflasyonun çoktan üç hanelere ulaştığını söyleyen bir sosyal medya kullanıcısı dezenformasyon mu yapmış olacaktır? “8,5 milyon insanımız işsiz, insanlar iş arama ümidini kaybediyorlar, işi olanlar da açlık sınırının altındaki asgari ücretle çalışıyor” demek yalan haber yaymak mı sayılacaktır? Kamu ihalelerinin, sözde pazarlık yöntemiyle beşli çetelere adrese teslim verildiğini, halkın sırtından milyarlarca dolarlık yağma yapıldığını ortaya çıkaran gazeteciler suçlu mu sayılacaktır? “128 milyar dolar nerede?” demek, kamu barışını bozmak mı olacaktır? “Ormanlarımız yanıyor, uçaklar neden kalkmıyor?” diye sorgulamak, bazı savcılar tarafından halkı paniğe sevk etmek mi sayılacaktır?
İktidarın niyeti açıktır. Saray rejiminin, ülkemizde yarattığı ağır ekonomik buhranı, yüksek enflasyonu ve hayat pahalılığını, işsizliği, yoksulluğu, yolsuzlukları, kurumsal yıkımı dile getirmek suç haline getirilmek istenmektedir. Bugün herkesin açıkça bildiği gibi, ülkemizde yıllardır kendi siyasal çıkarları uğruna dezenformasyon yapan, halkı yanıltıcı bilgileri yayan iktidarın bizzat kendisi ve kontrol altında tuttuğu, Saray’dan yönetilen havuz medyasıdır.” dedi.
Ünver; "BU YASAYI ORTADAN KALDIRACAĞIZ"
29'uncu maddeyi özellikle Anayasa Mahakemesine taşıyacaklarını söyleyen CHP Karaman Milletvekili İsmail Atakan Ünver iktidarlarında bu maddeyide tamamen ortadan kaldıracaklarını vurguladı. Muhalefet olarak korkmadıklarınıda sözlerine ekleyen Ünver; “Susmayacağız, susturamayacaklar gerçekleri herkese anlatacağız. Sizlerde en azından gerçekleri yazarsınız çizersiniz ama getirdikleri bu yeni düzenleme ile onada engel olmak istiyorlar. Temenni ederimki tutuklu gazeteci sayısı artmaz. Yaptıkları bu düzenlemeler bu konuda iyi işaretler vermiyor. Gerçekleri yazan, söyleyen, aktaran gazeteciler maalesef tehlike altında. Anayasa mahkemesi bunu iptal eder diye düşünüyorum dedim iptal etmez ise zaten biz iktidara geldiğimizde ilk yapacağımız işlerden birisi Türkiye'yi özgürleştirmek. İnsanlarımız, gazetecilerimiz, basın yayın kuruluşlarımız halkımız özgür bir Türkiye ile buluşacak. Mutlaka bunu yapacağız. Baskıyla sindirmeyle gerçekleri gizleyerek Türkiye hiç bir yere varamaz. Ne zaman Türkiye özgürleşir o zaman özlediğimiz gelişmişlik seviyesine ulaşma ihtimalimiz doğar. Özgür olamayn bir Türkiye'de düşündüğünü söyleyemediğin bir Türkiye'de insanların ben bunu söylersem başıma ne gelir diye korku içinde yaşadığı bir Türkiye'de inanın ki hiç bir şey olmaz. Biz Türkiye'yi özgürleştireceğiz bu yasayıda ortadan kaldıracağız” dedi.
Bugün 11.00'da Parti binasında gazetecilerin karşısına geçen CHP heyeti ilgili torba yasanın seçimlerden 8 ay önce yürürlüğe girecek olmasının madidar olduğunu belirtti. Basın toplantısında konuşan CHP Karaman İl Başkanı Mustafa Cem Kağnıcı iktidarın korku çekiciliğiyle vatandaşı yıldırmak istediğini ifade ederek:" Saray iktidarı, Cumhuriyetimizin ilk yüzyılının son yasama yılını bir sansür ve otosansür yasası ile açtı. Ülkemizde demokrasinin, hukukun, eşitliğin ve özgürlüğün yeniden tesis edileceği 2023 seçimleri yaklaşırken; demokratik muhalefeti, basını, sivil toplumu ve halkı susturmaya yönelik yeni bir girişimle daha karşı karşıyayız.
Bu sansür yasasının, seçimlere en fazla 8 ay kaldığı bir dönemde Meclis’te kabul edilmesi, seçimler yaklaştıkça iktidarını kaybedeceğini anlayan Saray’ın içinde bulunduğu korku ve acizliğin boyutunu göstermektedir. İktidarın, 40 maddelik bu yasayla, başta düşünce ve ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin, gazeteciliğin ve basın özgürlüğünün altına son bir dinamit daha koymak istediği açıktır. Öyle ki, yasanın 29. maddesiyle, “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma Suçu” diyerek sınırlarının ve içeriğinin ne olduğu belirsiz yeni bir suç tanımı yapılmaktadır. Muğlak ve ucu açık ifadelerle, Saray yargısına ve iktidar partisinin bürokratlarına hangi bilginin halkı aldatmaya, korku ve endişe yaymaya yönelik olduğunu belirleme yetkisi verilmiştir.
Aynı zamanda sosyal medyada yapılan eleştiriler, “dezenformasyon” olarak yaftalanabilecektir. “Hangi haber halkta korku ve endişe yaratır, hangi paylaşım kamu düzenini tehdit eder” sorusunun yanıtı ise yasa metninde yoktur. 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası getirilen bu muğlak suç tanımının kapsamı, Saray talimatıyla hareket eden yargı mensuplarının ve iktidar partisi bürokratlarının inisiyatifine bırakılmıştır.
Buradan soruyoruz:-TÜİK’in açıkladığı enflasyonun gerçeği yansıtmadığını, Türkiye’de gerçek enflasyonun çoktan üç hanelere ulaştığını söyleyen bir sosyal medya kullanıcısı dezenformasyon mu yapmış olacaktır? “8,5 milyon insanımız işsiz, insanlar iş arama ümidini kaybediyorlar, işi olanlar da açlık sınırının altındaki asgari ücretle çalışıyor” demek yalan haber yaymak mı sayılacaktır? Kamu ihalelerinin, sözde pazarlık yöntemiyle beşli çetelere adrese teslim verildiğini, halkın sırtından milyarlarca dolarlık yağma yapıldığını ortaya çıkaran gazeteciler suçlu mu sayılacaktır? “128 milyar dolar nerede?” demek, kamu barışını bozmak mı olacaktır? “Ormanlarımız yanıyor, uçaklar neden kalkmıyor?” diye sorgulamak, bazı savcılar tarafından halkı paniğe sevk etmek mi sayılacaktır?
İktidarın niyeti açıktır. Saray rejiminin, ülkemizde yarattığı ağır ekonomik buhranı, yüksek enflasyonu ve hayat pahalılığını, işsizliği, yoksulluğu, yolsuzlukları, kurumsal yıkımı dile getirmek suç haline getirilmek istenmektedir. Bugün herkesin açıkça bildiği gibi, ülkemizde yıllardır kendi siyasal çıkarları uğruna dezenformasyon yapan, halkı yanıltıcı bilgileri yayan iktidarın bizzat kendisi ve kontrol altında tuttuğu, Saray’dan yönetilen havuz medyasıdır.” dedi.
Ünver; "BU YASAYI ORTADAN KALDIRACAĞIZ"
29'uncu maddeyi özellikle Anayasa Mahakemesine taşıyacaklarını söyleyen CHP Karaman Milletvekili İsmail Atakan Ünver iktidarlarında bu maddeyide tamamen ortadan kaldıracaklarını vurguladı. Muhalefet olarak korkmadıklarınıda sözlerine ekleyen Ünver; “Susmayacağız, susturamayacaklar gerçekleri herkese anlatacağız. Sizlerde en azından gerçekleri yazarsınız çizersiniz ama getirdikleri bu yeni düzenleme ile onada engel olmak istiyorlar. Temenni ederimki tutuklu gazeteci sayısı artmaz. Yaptıkları bu düzenlemeler bu konuda iyi işaretler vermiyor. Gerçekleri yazan, söyleyen, aktaran gazeteciler maalesef tehlike altında. Anayasa mahkemesi bunu iptal eder diye düşünüyorum dedim iptal etmez ise zaten biz iktidara geldiğimizde ilk yapacağımız işlerden birisi Türkiye'yi özgürleştirmek. İnsanlarımız, gazetecilerimiz, basın yayın kuruluşlarımız halkımız özgür bir Türkiye ile buluşacak. Mutlaka bunu yapacağız. Baskıyla sindirmeyle gerçekleri gizleyerek Türkiye hiç bir yere varamaz. Ne zaman Türkiye özgürleşir o zaman özlediğimiz gelişmişlik seviyesine ulaşma ihtimalimiz doğar. Özgür olamayn bir Türkiye'de düşündüğünü söyleyemediğin bir Türkiye'de insanların ben bunu söylersem başıma ne gelir diye korku içinde yaşadığı bir Türkiye'de inanın ki hiç bir şey olmaz. Biz Türkiye'yi özgürleştireceğiz bu yasayıda ortadan kaldıracağız” dedi.
YORUMLAR